Nasıl bir mübârek geceydi yâ Rab
Muhammed dünyaya geldiği gece
Felekler oynayıp, cihân güldü hep
Annesi sevinip güldüğü gece
Göklerde nice bin kapı açıldı
Âlemler üstüne rahmet saçıldı
Nûrdan Muhammed'e donlar biçildi
Dünya sürûr ile dolduğu gece
Gökten yere indi cümle melekler
Zemine baş eğdi bir bir felekler
Anda kabul oldu her bir dilekler
Duâya elini açtığı gece
Kovuldu göklerden, çıkamaz Şeytan
Halâs oldu insan zulmünden insan
Bir avuç toprakla kör oldu düşman
Tenhâ çöl yoluna daldığı gece
Ben hâmile iken, dedi annesi:
Karnımdan duyardım Hak tevhit sesi
Gördüm benYemen'i, Hind'i, Faris'i
Muhammed memesin aldığı gece
Kisrâ'nın eyvânı yıkıldı gitti
Hem semâve gölü kurudu bitti
Mecûsî âteşi söndü kül tuttu
Zâlimlere korku saldığı gece
Göklerde okundu büyük bir ezân
Muhammed doğduğun eyledi ilân
İşitti anladı her ehl-i lisân
Şark ve garp hayrette kaldığı gece
Nûr ile gölgesi yere düşmedi
Mübârek yüzünden sinek uçmadı
Ak bulut başından batıp aşmadı
Parmağıyla ayı böldüğü gece
Dehşetinden putlar yere döküldü
Mât oldu müşrikler beli büküldü
Taşlar dile geldi, dağlar söküldü
Müşriklere kılıç çaldığı gece
Kırk yaşına geldi, oldu Hak Resûl
Ashâb-ı selâmet ettiler kabûl
Hep acze düştüler erbâb-ı ukûl
Kitabın eline aldığı gece
Aşkının sonuna yetti Muhammed
Kendinden kendine geldi bir davet
Ümmeti diledi, buldu icabet
Mirac namazını kıldığı gece
Muhabbet nûrundan doğdu Muhammed
Ana ulaştırır yine muhabbet
Kemâlî aşkıdır, âşıka devlet
Kurtulur o aşkı bulduğu gece